En son söylemem gerekeni ilk önce söyleyerek başlayım isterseniz. Elbette çözülebilir nasıl mı onu az sonra açıklayacağım ama öncelikle BT öğretmenlerinin teşekkür etmesi gereken bazı isimleri sıralamam gerekir. Bu isimlerin başında Bilişim Teknolojileri Pendik İlçe Formatörü Reha Bıyık, Eğitim Bir Sen Pendik Temsilcisi Cemal Kapan ve Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Sekreteri Melih Durmaz gelir.
Her şey Cemal Kapan Bey’in arayarak; “BT Öğretmenlerinin sorunları var. Bize ilettiler 100 kişilik sendikasız ya da her sendikadan BT Öğretmeni Pendik M. Akif Ersoy Kültür Merkezinde bir araya gelecekler. Organizeyi Reha Bey yapıyor. Başkanım programınızı ayarlasanız da, arkadaşların sorunlarını dinleyebilsek” dedi. Ben de hay hay dedim. Salona vardığımda 100 değil 40 kişi vardı. Ama bir şey doğru idi salonda sendikasız ve başka sendikalara üye olanlarda vardı. Başka sendika üyesi olanların çekingen ve “sonuçta ne olacak acaba” der gibi iğreti oturuşlarını bir kenara koyalım ortak sorun için bir araya gelinmiş olunması takdir edilecek bir durumdu ve arkadaşları takdir ederek söze başladım. Sırası ile bütün katılımcıların görüşlerini aldık. Duygusal cümleler yok değildi. Fakat makul ve mantıklıyı bulmak ve çözüm için dillendirmek gerekiyordu ve öyle yaptık. Talepleri tasnif ederek sorun ve çözüm önerisi şeklinde toparladık. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde “24 Kasım’da BT Öğretmenleri İsyan Etti!” diye basına yansıttık. Kamuya yönelik haber yapan birçok site geniş yer verdi. BT öğretmenlerinde arayıp teşekkür edenler ve yorumlarıyla teşekkürlerini bildirenler oldu.
Aradan bir aya yakın zaman geçti ve ses soluk çıkmaması üzerine 21 Aralık 2010 tarihinde İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde BT Öğretmenlerinin sesini duyurmak için “eylem” yaptık. Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Sekreteri Melih Durmaz basın açıklaması okuyarak Başbakan’ın açıkladığı Fatih Projesine atıfta bulundu ve “Başbakan Fatih dedi, Bakanlık Yetkilileri Fatiha mı Anladı?” diye sordu.
Öncelikle sorun nereden kaynaklanmıştı onu açıklamak gerekir. Bilindiği gibi bakanlık bu yıl uygulamaya koyduğu ders çizelgesi ile 2. kademede 1 saat olan dersi; 4-5’lerde seçmeli iken tamamen kaldırdı. Yeni ders çizelgesi ile Medya Okur Yazarlığı dersi 6-7-8 sınıflardan birinde mutlaka seçilmek zorunda bu da 6-7-8. sınıflarda 1 saat seçmeli ders olduğundan birinde seçilemiyor. Örneğin genelde okullar 8. sınıflarda medya okuryazarlığı dersini seçiyor. Bu da demek oluyor ki sadece 7-8 lerde seçmeli Bilişim Teknolojileri Dersi seçilebiliyor. 4-5 lerde ise geçen sene seçmeli olarak 2 saat seçilebilirken yeni ders çizelgeleriyle birlikte artık seçilemiyor. Maalesef bu uygulama ile birçok BT Öğretmenini norm fazlası durumuna düşürdü. Ortaya çıkan tablo iç açıcı bir durum değil.
BT Öğretmenleri, ders saatinin tırpanlanması nedeniyle norm fazlası durumuna düştüler ve belirsizlik İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’nün norm fazlası durumunda olan BT Öğretmenlerini resen başka yerlere atamasıyla huzursuzluk katsayısını daha da arttırdı.
Eğitim Bir Sen İstanbul Şube Başkanları olarak konuyu İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız Bey’e taşıdığımızda duyarlı davrandı ve resen yapılan atamaya ilişkin kararnamelerin uygulanmaması talimatını vererek uygulamayı geri çekti. Ama sorun çözülmedi sadece ötelendi. Çünkü sorun lokal bir sorun değil, genel bir sorundur.
Şayet, sorun nasıl çözülebilir diye sorulacak olursa; 40 kişilik BT öğretmeninin ittifak etiği görüşlerini şöyle sıralayabiliriz.
· Ders saatleri eskisi gibi yeniden düzenlenebilir.
· Her okula bir Bilişim Teknolojisi Rehber Öğretmen Normu verilebilir, Bilişim Teknolojileri öğretmenlerinin statüsü tekrar düzenlenerek Bilişim Teknolojisi Rehber Öğretmenleri şeklinde görev yapmaları, okulunda bulunan maaş karşılığı derse girdikten sonra kalan zamanda okulundaki öğretmen ve öğrencilere bilgisayar destekli eğitim konusunda rehberlik yapmaları sağlanabilir. Ek ders ücretleri rehber öğretmenler gibi uygulanabilir. BT öğretmenleri okullarının bilişim önderleri olurlar. Eğitimde FATİH projesinin okullarımızda yaygınlaşmasında en önemli faktör Bilişim öğretmenleridir. Bu projenin de sağlıklı yürüyebilmesi için BT öğretmenlerinin sorunlarının acilen cözülmesi gerekmektedir. Bilişim Teknolojisi öğretmeni hiç bulunmayan okullarda şu anki uygulamada olduğu gibi Bilişim Teknolojisi formatör öğretmenleri görevlendirilebilir. Ancak bu öğretmenlerin de çalışma esasları yeniden düzenlenerek okullarda teknik servis gibi algılanması ve kullanılmasının önüne geçilebilir.
· Sözleşmeli Öğretmenlere Formatörlük hakkı tanınmamaktadır. Ders saatlerinin azaltılması ve 1. kademe de seçmeli hale getirilmesi ile hemen hemen hepsi norm fazlası durumuna düşmüştür. Sözleşmelerinin feshedilmesi tehlikesi vardır. İsteyen Sözleşmeli Öğretmenlere de Formatörlük hakkı tanınabilir.
· Beden, resim, müzik gibi yetenek isteyen derslerde dahi not zorunluluğu var iken BT dersinde not zorunluluğunun olmaması dersin öğrenciler tarafından algılanışını ve derse karşı motivasyonunu azaltmıştır. BT derslerinde de sınav uygulanabilmeli ve not verilebilmeli.
· Bilişim Teknolojileri Dersi (15+1) BT sınıflarında 40–50 kişi ile bir arada işlenmektedir. Bu ders işleme yöntemi öğretmek değil adeta oyalamaktır. BT dersi Teknoloji Tasarım Dersi örneğinde olduğu gibi kalabalık sınıflar ikiye bölünerek (20+20) şeklinde uygulanmalı, öğretmen normları da öneri doğrultusunda 20 kişiye bir öğretmen düşecek şekilde mevcut ders saati 2 ile çarpılarak yeniden belirlenmeli. Bir BT öğretmeninin olduğu okullarda gerekirse BT- Teknoloji Tasarım eşlemesi yapılıp sınıf bölünerek dönüşümlü işlenmelidir.
Eğitim Bir Sen olarak Talim Terbiye Kuruluna; 12.06.2010 tarihinde 02/614/EBS/645 sayılı yazımızla 80 nolu çizelgeyle yapılan alan daraltmasının kaldırılmasını ve ihtiyaç halinde isteyenlerin Mesleki ve Teknik Ortaöğretim Kurumlarına geçişine izin verilmesini talep etmiştik. Yeni ders çizelgesinde ders saati sayılarının düşmesi üzerine BT Öğretmenlerinin derdinin anlaşılabilmesi için Pendik’ten yükselttiğimiz ses her gün daha da çok yankı bulmuştur. Genel Merkezimiz tarafından 11.11.2010 tarihinde ise MEB Müsteşarı Esengül Civelek’e BT Öğretmenlerinin sorunlarının da bulunduğu bir dosya verilmiştir. Bize sorunlarımızla sadece siz ilgileniyorsunuz diye yakınan bazı BT formatörleri, başka bir eğitim sendikasının BT Öğretmenlerinin Sorunlarını dillendirme noktasında yeni harekete geçmiş olmasını eleştirmektedirler. Hâlbuki bu eleştirilecek bir durum değil, konuya eğilmeye başladıklarından dolayı aksine takdir edilecek bir davranıştır. Sorun sendikalı sendikasız bütün BT Öğretmenlerinin sorunudur. Çözüme katkı sunmaya çalışan herkese teşekkür etmek gerekir.
* BT öğretmenlerinden gelen öneriler doğrultusunda 2. madde güncellenmiştir.
Çanakkale-Gazze Hattında İnsan-ı Kâmili Aramak
Siyonizmin sponsorları da bedelini ödeyecek
Zorluklar dayanışmayla aşılır, sorunlar örgütlenerek çözülür
Örgütlü gücümüzle tarih yazıyor, yetkimizle kazanım üretiyoruz
Eğitim sisteminin ihtiyacı tamir mi, imar mı?
Salgın sürecinde bir fedakârlık örneği: Eğitim çalışanları
Hakkımızdan azına razı olmadık, olmayız
Pagan kültürden medet uman çağdaşlık
Kamu görevlisi devletin yükü değil, gücüdür
Yeni ufuklardan yeni umutlara
Paradigmalar sarmalında kadın ve emek
Denetim, kadavraya otopsi değil, hayata koruyucu hekimlik yapmaktır
Fedakârlıklarımızın ham maddesi ideallerimizdir
"Eğitim kovayı doldurmak değil, ateşi tutuşturmaktır"
Seçimimiz daha ideal bir eğitim düzeni içindir
Şiddet eğitimi tehdit ve tahdit ediyor
Yanlışı göstermek doğruyu görenlerin hakkıdır
Bir istiklal ve istikbal meselesi olarak öğretmenlik mesleği
Bugün için umut gelecek için müjdeyiz
Sıralama ve yerleştirme baskısı altındaki ortaöğretime yerleştirme serüvenimiz
Niceliğimizin büyüklüğünü niteliğimizin gücüyle besliyoruz
Yabancı dil öğretimi için önce öğretmen
Cefayla açılan yolu vefayla yürüyoruz
Özel öğretimin hâli ve sorunlarının halli
Tarihin öznesi olmak için paradigmayı değiştirmeliyiz
Millî Eğitim millî eğilime uymalıdır
Hikmet sırrına erebilen üstün zekâlı çocukları tanıma ve yetiştirme davamız
Büyük Türkiye hedefine inanmış 402 bin üyeyle yeni anayasa yolculuğu başlatıyoruz
Muhaciri olduğumuz dünyanın Ensarı olmak
"Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın..."
Öncü medeniyet davasında imam hatip okullarının önemi ve sorumluluğu
Hep birlikte hareketleneceğiz, bereketlenerek büyümeye devam edeceğiz
Şimdi, herkesin kazandığı toplu sözleşmeyi anlatma vakti
Kültür elçisi olarak misafir öğrenciler
'İnsanlığın son adası'nda mesuliyetimiz
Denetimin unvan, imkân ve yetki sorunu
Hayatı Hakk'a uydurmak için bismillah...
Hayatı Durdurmak Kimlerin İşine Yarar?
KYK Artık Sorunların Altını Değil Üstünü Çizmeli
Öğretmenler Neden 'Ek Dersi' Değil de 'Ek İşi' Tercih Ediyorlar?
Dünü Kuşanıp Yarını Kuşatacaklar Buluştu
Yüreği, Kavgası, Sevdası ve Kalemi Güzel Adam
Ya Cumhurbaşkanı Öğretmen Olsaydı!
'Akademik Zam' Yeni Hükümetin Önceliği Olmalıdır
Aynı Sorun Aynı Hata Aynı Tartışma
FATİH Projesi Mesleki Eğitimi Uçurabilir mi?
İmkânsız Diye Bir Şey Yoktur
İHH'ya Hasım Olanlar İsrail'e Hısım Olanlardır
Milli Eğitimin Çağı Dönüştürecek Projesi
YÖK, Teknik Öğretmenleri Duymalıdır
Şafak Pavey'in Merhameti Değil, Rosa Parks'ın Başarısı
Sendikacılığın Öğretmeni Erol Battal
Öğretmenler Zimmetle Karşı Karşıya!
Sayın Bakanım, Bürokratların Öğretmene Neden Zulmediyor?
MEB Hukuk Müşavirliği Başörtüye Serbestliği Hazmedemedi mi?
Onlar Çaresizliklerinden, Biz İse İnsanlığımızdan Utandık
Eğitim-İş’e Acil Şifalar Diliyorum
Kılık Kıyafet Özgürlüğü Eyleminde Dik Duranlar ve Dibe Vuranlar
MEB “Unutan iyileşir” Politikasını Bırakmalı
Milli Eğitim 100 Temel Eseri, Ertuğrul Günay İse Kendini Gözden Geçirsin
Sıddık Ertaş’ın Rosa Parks Duruşunu Kutluyorum
Devletin Sadık Kulları ‘Çiçek Olun’…
Statükonun Mankurtlaşmış Kibirli Bekçilerine
Vali Öğretmenleri Anladı Darısı Hükümete
Çığlıklar Feryada Dönüştü Çözüm: İl Emri
Eğitim-Bir-Sen Neleri Yapmadı?
‘Kamusal Alan’ Koca Bir Yalan!
Bakan Felaket Tellallarını Ters Köşeye Yatırdı
Bakan’ın İçi Burkulmuş, Biz ise Çileden Çıktık
Öğretmenler Bu Kez Himmet Değil Buğday İstiyor
Herkesi Eğitim Müfettişi Olmaya Davet Ediyorum
Bazı Eğitim Müfettişleri İstiklal Mahkemelerine Rahmet Okutuyor!
Özel Harekât Okullara Kaydırılsın (!)
Yalan Namertlerin Cesaretidir
Fişleyen Rektörü ve Dışlanan Doçenti Anlayabilmek…
Kurban Olarak Daha Kaç Okul Müdürü Lazım?
Şeflere “Ötanazi” Uygulanıyor
Sözleşmeli Yolluğunda Yanlışlar Zinciri!
Güçlü bir bilinçle ayağa kalkma, hakikati haykırma vaktidir.
Ne rakipsiniz ne de refik
Denetim, kadavraya otopsi değil, hayata koruyucu hekimlik yapmaktır
Toplu sözleşmeler keyfiliğe kurban edilmemelidir
Çanakkale-Gazze Hattında İnsan-ı Kâmili Aramak
Bizimle canlanacak nice umutlara doğru
Örgütlü olmanın bereketiyle birleştik, birleştikçe büyüdük ve güçlendik
Psikopatik zevzeklerin kuru gürültüsü
Öğretmenlik Meslek Kanunu iptal davası
FİLİSTİN DİRENİŞİ, MÜSLÜMANLARIN GELECEĞİ VE EMPERYALİZMİN ÇÖKÜŞÜ